Board Member ✪ Saliha Peker ✪ Posted November 21, 2024 Board Member Share Posted November 21, 2024 Bir gün evinizde masada süs olarak duran bitkiyi veri aktarımı için kullanabileceğinizi düşünün! Bana fazlasıyla hayal ve heyecan verici gelen bu durum gelişen çalışmalarla birlikte mümkün gözüküyor. Bilim insanları bu konuda birçok düşünceye sahip. Bundan biri de genetik materyale aktarılan verilerden sonra canlının yaşantısında olabilecek muhtemel değişiklikler ve verinin ne kadar aktarılabileceği konusu. E.coli bakterileri üzerinde yapılan çalışmada CRISPR yöntemiyle bir deney gerçekleştirildi. CRISPR, cas6 adlı bir enzimle DNA nükleotidleri üzerinde ekleme, çıkarma ve yer değiştirmeyi sağlar. Bu deneyde 1870'li yıllarda kaydedilen ilk hareketli görüntülerden birini ve bir el fotoğrafını seçtiler. Ve bu GIF uzantılı dosyayı bakteri içinde saklamayı başardılar. Aşağıdaki resimlerde solda orijinal dosyayı sağdaysa aktarılan bakterideki dosyayı görebilirsiniz. This is the hidden content, please Sign In or Sign Up This is the hidden content, please Sign In or Sign Up /applications/core/interface/js/spacer.png"> Şimdiye kadar bu zaten başarılmıştı ama deneyi farklı kılan, deneyde %90 oranında GIF dosyasına ulaşılabilmiş olmasıydı. Ayrıca gözlemlenen süreç boyunca günlük yaşantısına uygun hareket eden bir yapıyla karşılaştılar. Gelişme durumunda olabilecekler düşünüldüğünde, şifreleme yöntemleriyle oldukça gizli veriler çok rahatlıkla ve güvenli bir biçimde taşınabilecek ve aktarılabilecek. Termofil bir bakteride sıcağa dayanabilen bir diskiniz olabilir, halofil bir bakteri içinde saklana verileriniz tuzlu sudan hiçbir şekilde etkilenmez. Peki başka bir hayale dalalım mı? Yine günlük yaşantımızda fazlasıyla kullanılabileceğini gösteren bir örnek vereyim. Dünya edebiyatında çok önemli bir yere sahip olan Rus yazar Tolstoy'un Savaş ve Barış adlı romanını bu şekilde saklamak mümkün desem? Yani kütüphanemizde artık kitapları farklı şekilde barındırabileceğimizi belki de buna yönelik tasarımların ortaya çıkacağı yen bir alan olacağının habercisi olan bir çalışma var: Yukarda bahsettiğim Savaş ve Barış adlı romanın 587.287 sözcüğü ,bir bitkinin DNA sarmalı içine kodlandı ve saklanması başarıldı. DNA molekülü içinde saklanabilecek veriler bize bir çok avantaj sağlıyor aslında. Teorik olarak düşünelim, DNA'nın alt birimlerinden olan nükleotidler 4 baz barındırır: Adenin, Sitozin, Timin ve Guanin bazları. Her bir nükleotidi 1 ve 0'lar halinde eşleyelim. Bu durumda yapılabilecek kombinasyonlar; "10/01/11/00" şeklinde olurlar. Yani her nükleotidi bir çift ikili basamağa yani veri bitine çevirebilirseniz , her nükleotidde 2 bit veri depolamanız mümkün olur. Sadece daha az alanda daha fazla bilgi depolamazsınız, ayrıca veri işlemeyi hızlandırırsınız. Şimdilik heyecanlı gelişmeler gösterse de ilerleyen dönemlerde daha fazlasının bizi karşılayacağını görebiliyoruz. Bugün hayal gibi gelen olaylar, gelecekte hayatımızın bir parçası, belki de bizim bir parçamız haline gelebilir. 3 1 Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts